Şansım Ne Zaman Gülecek

“Bu şans bana ne zaman gülecek.” Ayla yine aynı şeyi yaşadı. Hiç beklemediği anda yine nişan atıldı. Bu sefer neredeyse olacaktı, düğüne günler kalmıştı. Ayla aynı şeyi üçüncü kez yaşamanın şokunu atlatamıyordu. 

 

“Ben nerede yanlış yapıyorum?” diye sordu ilk kez kendine. Önceki seferlerde hatayı karşı tarafta ve ailesinde görmüştü. Son ana kadar gerçek yüzlerini gizlediklerini düşünüyordu. İnsanlar köprüyü geçene kadar iyi davranıyordu, peşinden koşuyordu ona göre. Ama nişandan sonra nedense değişiyorlardı bir anda. Alışveriş sürecinde yeniden tanışıyordu eşi olacak adamla. 

 

-Pınar, bu erkekleri gerçekten anlamakta zorlanıyorum. Bir parfüm yüzünden nişanı attı inanabiliyor musun? Bu kadar basit olabilir mi? Bir parfüm için insan sevdiğini bir kalemde silebilir mi? Yoksa biz mi öyle zannediyoruz? 

 

-Aylacığım, insanlar iletişimle başlar tanışmaya. Birbirlerinin ihtiyaçlarını giderebileceklerini düşündükleri zaman ilişkiye başlarlar. İletişimde birbirine marifetlerini anlatırlar, o marifetlerin alıcısı varsa ilişkiye döner. 

 

Ayla arkadaşından bunları dinlerken kendisinin sadece güzelliği ile o ilişkide olduğunu farketti. Eşi olacak kişiden bir şeyleri isterdi o da gerçekleştirirdi. İstekleri biraz gecikince hemen küserdi. “O zaman ayrılalım” tehdidi sürekli onun dilindeydi. Karşı taraf her istediğini yapıyordu ama Ayla onun için hiçbir şey yapmıyordu. 

 

Arkadaşı “Nişandan sonra senin davranışlarında neler değişmiş olabilir?” diye sordu Ayla’nın zihnini açmak için. 

 

Altın alışverişine anneleriyle birlikte gitmişlerdi ve annesi de kızının her şeyin en iyisine layık olduğunu düşünüyordu. İstediklerini aldırtmışlardı ama Murat’ın annesi oğlunun bu şekilde çok borca gireceğini ve evliliklerinin borç ödemekle geçeceğini, bu durumun ikisini de mutsuz edeceğini anlatmaya çalışmıştı. O günden sonra hep bu cümleyi hatırlatmıştı Murat. Ama Ayla “Sonuçta bir kez evleniyorum” diyerek her şeyin en iyisini aldırmıştı. 

 

Ayla, çeyiz için istediği parfümü göstermişti Murat’a. Murat bir süredir erteliyordu bu alışverişi. O gün de buluştuklarında aldırmak istedi Ayla ama Murat alışveriş merkezine girmedi bahaneler bularak. Akşam eve dönerken Ayla arabada açtı konuyu. 

 

-En iyisi sen bana kartını ver internetten sipariş vereyim, der demez Murat bağırmaya başladı. 

 

-Anlamıyor musun Ayla, günlerdir ertelememin bir sebebi var.  Sıkıntılı halimin sebebini öğrenmek için çabalamıyorsun bile. 

 

Daha fazla devam edemeyeceğini söyleyip yüzüğünü çıkarmıştı Murat. Bu olayın şokuyla ne yapacağını bilemeyen Ayla yine Pınar’ın yanında aldı soluğu. 

 

-Hayattaki hamlelerimizi yaparken iz ve işaret okumak çok önemli Ayla.

 

-Peki ben nerde yanlış yapıyorum, neyi göremiyorum Pınar?

 

Ayla’yı bu konuda geliştirecek bir seminere davet etti Pınar. Yaşadığımız problemlerde dış dünyayı suçlamak kolay olandır. Çözüm için Ayla gibi “Ben nerede yanlış yapıyorum?” diye sorduğumuzda çözüm hakkı kazanırız. 

 

Deneyimsel Tasarım Öğretisi geçmiş deneyimlerle yarını şekillendiren bir gerçeklik ilmidir. Bireylerin problemlerini çözmeleri ve hedeflerine ulaşabilmeleri için ihtiyaç duydukları yöntemleri öğretir.

 

“Kim Kimdir”, “İlişkide Ustalık”, “Başarı Psikolojisi” programlarıyla mutlu ve başarılı olmak isteyen insanlara stratejiler sunar.

 ===

 

“Milyarlarca insan içinde, “bir” kişinin ne önemi olabilir ki?

 

Bunun cevabını o “bir” kişiye sorun!”

 

                                          Yahya Hamurcu